Çevrimiçi Dil Sözlükleri

as ordered

Temel Çeviriler
İngilizce		Türkçe
ordered adj	(demanded, ordained)	emredilen, buyurulan s.
	Please arrive promptly for meals at the ordered times.
ordered adj	(requested)	talep edilen, istenilen s.
	The shop phoned to tell Angela her ordered CD had arrived.
ordered adj	(in a certain order)	sıralı, sıraya dizilmiş s.
		düzgün s.
		tertipli s.
	Jeremy's books were carefully ordered.

Önemli bir şeyler mi eksik? Hata bildirin ya da geliştirme önerin.

Temel Çeviriler
İngilizce		Türkçe
order [sb] to do [sth]⇒ vtr	(command) (birisine bir şey yapmasını)	emretmek f.
		buyurmak f.
	I'm ordering you to put that money back and apologize.
	O parayı yerine koyup özür dilemeni emrediyorum.
order [sth]⇒ vtr	(request)	ısmarlamak, söylemek f.
		sipariş etmek f.
	We should order another bottle of wine.
	Bir şişe daha şarap ısmarlayalım.
order⇒ vi	(request food or drink) (yiyecek, içecek istemek)	sipariş vermek geçişsiz f.
	Have you ordered yet?
	Sipariş vermiş miydiniz?
order n	(mandate, command)	emir, komut, buyruk i.
	The boss's orders are for everyone to switch immediately to the urgent project and stop work on anything else until it's finished.
order n	(military: command issued) (askeri)	emir i.
	The general's order was to attack immediately.
order n	(succession)	sıra i.
	He listed off their names in alphabetical order.
	İsimleri alfabetik sıraya göre düzenledi.
order n	(arrangement)	düzen, tertip, nizam i.
	Are these books in any particular order?
	Bu kitaplar herhangi bir düzene göre mi raflara yerleştirilmiş?
order n	(social structure)	(sosyal) düzen i.
	The Second World War gave rise to a new world order.
	İkinci Dünya Savaşı, yeni bir dünya düzenini beraberinde getirdi.
order n	(rule of law)	asayiş, kural, düzen i.
	Society cannot function without order.
	Toplum, asayiş olmadan yürümez.

Önemli bir şeyler mi eksik? Hata bildirin ya da geliştirme önerin.

Ek Çeviriler
İngilizce		Türkçe
order n	(request: in restaurant, etc.) (restoran, vb.)	sipariş i.
	Has the waiter taken your order?
	Garson siparişinizi aldı mı?
order n	(decree)	buyruk, ferman i.
		resmi emir i.
	By order of the King, the prisoners were set free.
order n	(society)	cemiyet, topluluk i.
	He joined an order of Freemasons.
order n	(rank)	mertebe i.
		rütbe i.
	The lower orders of society always suffer most from war.
order n	(document: request to purchase)	sipariş i.
	I have sent you my order for a new table.
order n	rare (military insignia) (askeri)	rütbe işaretleri i.
		nişanlar i.
	He wore his orders proudly on the breast of his jacket.
order n	(quality)	kalite i.
		sınıf i.
	Their cooking is of the highest order.
order n	(kind)	tür, çeşit, tip i.
		tarz i.
	I don't like behaviour of that order.
order n	(law: directive)	talimat, direktif i.
	(mahkeme)	emir i.
	The judge issued an order requiring him to pay the debt in full.
order n	(religious group)	tarikat i.
	St Francis established the order of friars named after him in 1209.
order n	(biology: grouping) (biyoloji)	takım i.
	Foxes and bears are of the same order, but not the same family.
order n	(architecture) (mimari)	üslup i.
	This book has pictures of the Ionic, Doric and Corinthian orders.
order n	(mathematics: degree of complexity) (matematik)	derece i.
orders npl	(Christianity: rite of ordination)	papazlığa atanma töreni i.
orders npl	(Christianity: clergy ranks)	papazlık dereceleri çoğ. i.
order vi	(issue orders)	emir vermek, emretmek f.
	He prefers to order than to obey.
order [sth]/that⇒ vtr	(decree)	emretmek geçişli f.
		hükme bağlamak, karara bağlamak geçişli f.
		hüküm vermek f.
	The judge ordered that he stay away from the victim.
order [sth]⇒ vtr	(arrange)	düzenlemek geçişli f.
		sıraya koymak geçişli f.
	He ordered the files according to date.
order [sth] vtr	(prescribe)	tembih etmek geçişli f.
		tavsiye etmek geçişli f.
	The doctor ordered a week's bed rest.

Önemli bir şeyler mi eksik? Hata bildirin ya da geliştirme önerin.

Deyimsel fiiller order | ordered
İngilizce		Türkçe
order [sb] around, UK: order [sb] about vtr phrasal sep	informal (be bossy towards)	patronluk taslamak f.
		emirler yağdırmak f.
	Don't try to order me around; you aren't my boss.

Önemli bir şeyler mi eksik? Hata bildirin ya da geliştirme önerin.

Bileşik Şekiller: ordered | order
İngilizce		Türkçe
just what the doctor ordered n	figurative, informal ([sth] needed and welcomed) (mecazlı)	tam gereken/makbule geçen şey i.
	A week's holiday in the sun was just what the doctor ordered.

Önemli bir şeyler mi eksik? Hata bildirin ya da geliştirme önerin.

as ordered' sözcüğü/sözcükleri ile ilgili forum tartışmaları:

• Go to Preferences page and choose from different actions for taps or mouse clicks.

"as ordered" için Google Çeviri'nin tercümesine göz atabilirsiniz.

Diğer dillerde: İspanyolca | Fransızca | İtalyanca | Portekizce | Romence | Almanca | Hollandaca | İsveççe | Rusça | Polonyaca (Lehçe) | Çekçe | Yunanca | Çince | Japonca | Korece | Arapça